Bütçe: Emeklilik reformunun askıya alınması neden tamamen iyi bir haber değil?

Gerçek bir siyasi taviz mi, yoksa taktiksel bir geri çekilme mi? Sébastien Lecornu'nun 2023 Borne reformunu (yasal emeklilik yaşını 62'den 64'e çıkarmayı) durdurma önerisi, kendisine Matignon'daki yaşam beklentisini uzatma olanağı sağlayabilir; ancak aslında cevapladığından daha fazla soru ortaya çıkarıyor.
Kesin olan tek şey, reformun askıya alınmasının, hangi hükümet olursa olsun, herhangi bir hükümetin hayatta kalması için olmazsa olmaz bir koşul olduğu ve bunun solun ve sendikaların başarısı olduğu gerçeğidir: 2023'ten beri yeri göğü hareket ettirerek, bu soruyu siyasi oyunun merkezine geri koyanlar onlardır; oysa Macronist iktidar sadece sayfayı çevirmek istiyordu.
Bununla birlikte, askıya almanın somut şartları ve finansman araçları etrafındaki belirsizlik, itidal gerektiriyor. Özellikle de bu askıya alma kesin bile olmadığı için: Parlamento, bu seçeneğin hayata geçmesinden önce karar vermek zorunda kalacak.
Başbakan ilk hedefinden sapmadı: CGT, FO ve Solidaires dahil olmak üzere birçok sendikanın ve solun talep ettiği gibi, 2023 reformunun yürürlükten kaldırılması söz konusu bile olmadı. Ekonomist Michaël Zemmour, "reformun 2025'te ulaştığı noktada tamamlanmaması" anlamında bir dondurma da söz konusu değil, diye uyarıyor. 64 yaş hedefi yasada yer almaya devam ediyor ve 2032 yerine 2033'te ulaşılacak. 172 çeyreklik hedef süreye (tam emeklilik hakkı - Editörün notu) ise 2029'da ulaşılacak...
L'Humanité