Hollywood, George Clooney ve Emma Stone ile Venedik Film Festivali'nde tüm gücüyle boy gösterdi

Amerikan sinemasının iki ağır topu, aynı zamanda Oscar'ların da başlangıç noktası olan festivalde, yarışacak birer filmle karşımıza çıkıyor.
"Jay Kelly"de, şiddetli sinüzit rahatsızlığı çeken ve bu nedenle bir basın toplantısına katılamamış olan George Clooney, kendisi için biçilmiş kaftan bir rol oynuyor: Otuz yılı aşkın başarılı bir kariyerin ardından, varoluşunun boşluğu ve yalnızlığıyla yüzleşen yaşlanan bir film yıldızı.
Benmerkezci, ailesine ve arkadaşlarına karşı en ufak bir fedakarlık gösterme yeteneğinden yoksun olan George Clooney, özellikle kızlarıyla birlikte kurtuluş arayışında olan, kendisinin uzlaşmaz bir taklidini canlandırıyor.
Adam Sandler ve Laura Dern'in de rol aldığı film, Netflix'in yapımcılığını üstlendiği ve yarışan 21 film arasında yer alan üç filmden biri. Film, birkaç ABD sinemasında sınırlı sayıda gösterime girdikten sonra 5 Aralık'ta platformda yayınlanacak.
Gerçek ötesi2023 yılında "Zavallı Yaratıklar" filmiyle Venedik'te Altın Aslan ödülüne layık görülen Emma Stone ve Yorgos Lanthimos ikilisi, Lido'ya dikkat çekici bir dönüş yaptı.
Toplumun bir kesiminin komplo teorileriyle zehirlenmesini konu alan "Bugonia" adlı filmleri büyük ilgi gördü.
"Bunlar şu anda olan şeyler," diye gözlemledi Yunan yönetmen. "Çok yakında insanların doğru yolu seçmesi gerekeceğine inanıyorum. Aksi takdirde, dünyada olup biten her şeyle ne kadar zamanımız kaldığını bilmiyorum: (...) yapay zeka, savaşlar, iklim değişikliği ve tüm bunların inkârı," diye devam etti.
Eser, büyük bir ilaç şirketinin CEO'sunu (Emma Stone) kaçırmaya karar veren bir Amerikalı'nın (Jesse Plemons) hikayesini anlatıyor. Onun, Dünya'ya insanlığı köleleştirmek için gelen bir dünya dışı varlık olduğuna inanıyor.
Belgeseller gösterildiBugün yarışacak üçüncü film: On yıl önce Cannes'da "Saul'un Oğlu" ile tanıdığımız Macar Laszlo Nemes'in "Yetim"i.
Komünist rejime karşı ayaklanmanın ardından 1957 yılında Budapeşte'de geçen bu tarihi dram, yönetmenin aile geçmişinden esinleniyor.
Gazze'deki savaş, açılış töreni öncesinde Çarşamba günü en çok konuşulan konulardan biriydi. Bir sanatçı kolektifinin (Venice4Palestine) İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki eylemlerini açıkça kınamak için bir duruş sergilemesi yönündeki çağrısı üzerine, festivalin sanat yönetmeni Alberto Barbera, jüri sunumu sırasında konuyu açıklığa kavuşturmaya çalıştı.
Venice4Palestine basın bülteninin kendisini teşvik etmesinin aksine, İsrail'in adını anmadan, "Gazze ve Filistin'de yaşananlar karşısındaki acımızı her zaman çok açık bir şekilde paylaştık" diye vurguladı.
Festival bu yıl oldukça politik anlar vadediyor. Bunlardan biri de Pazar günü Olivier Assayas'ın, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in karanlık danışmanı ve iktidara yükselişini konu alan Giuliano da Empoli'nin kitabından uyarlanan "Kremlin Büyücüsü" adlı filminin gösterimi.
Kremlin sözcüsü Dmitriy Peskov, günlük brifinginde konuyla ilgili bir soruya, "Putin, gezegenimizin en deneyimli ve parlak liderlerinden biri. Uluslararası ilişkilerdeki etkisi abartılamaz. Bu nedenle, dünyanın çeşitli ülkelerinin onunla ilgilenmesi oldukça doğal," yanıtını verdi.
Programda ayrıca iki belgesel daha yer alıyor. Çarşamba akşamı Altın Aslan ödülüne layık görülen Alman yönetmen Werner Herzog'un "Hayalet Filler" adlı belgeseli, Angola ormanlarında gizemli bir fil sürüsünün izini sürüyor.
Mike Figgis, "The Godfather" filminin yönetmeninin kendi parasıyla 120 milyon dolar yatırım yaptığı, ancak gişede büyük bir başarısızlıkla sonuçlanan Francis Ford Coppola'nın "Megalopolis" filminin perde arkasını ele alacak.
2024'te Cannes'da gösterilen film, kimileri tarafından "modern bir başyapıt", kimileri tarafından ise "felaket" olarak nitelendirilerek büyük bir tartışmaya yol açtı.
Nice Matin