Trump, savunma harcamalarını yüzde 13 artırmayı, savunma dışı harcamaları ise yüzde 22,6 oranında kesmeyi öneriyor.

ABD Başkanı, Harvard Üniversitesi'nin vergi muafiyetinin kaldırılmasında ısrar ediyor.

ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, ikinci döneminin ilk mali yılı olan 2026 mali yılı için bütçe teklifini cuma günü sundu. Teklif, savunma dışı harcamalarda yüzde 22,6'lık bir kesintiyi içeriyor.

Beyaz Saray'ın duyurduğu planda, Savunma Bakanlığı bütçesinin yüzde 13 artırılarak 1,01 trilyon dolara çıkarılması da yer alıyor.

Belgede yürütme organının öncelikleri belirtilse de, gelecek mali yıla ait bütçe yasasını hazırlamak ve onaylamak Kongre'nin sorumluluğunda .

Donald Trump ile Harvard Üniversitesi arasındaki anlaşmazlıklar, Cumhuriyetçi liderin federal fon kaybını önlemek için taleplerini yerine getirmeyen okulun vergi muafiyet statüsünü ortadan kaldıracağı tehdidini yinelemesiyle bu Cuma günü de devam etti. "Harvard'ın vergi muafiyet statüsünü iptal edeceğiz. Bunu hak ediyorlar! " diye tekrarladı başkan Truth Social ağında.

Başkan, 15 Nisan'da ilk olarak okulun " siyasi, ideolojik ve teröristleri destekleyen 'hastalıkları ' yaymaya devam etmesi halinde" muafiyetinin kaldırılması önerisini dile getirdi; çünkü Trump'a göre okul antisemitizmi sona erdirmek için yeterli şey yapmadı.

Üniversite, rektörün suçlamalarını reddederek, yönetiminin talep ettiği gibi çeşitlilik programlarını sonlandırmayacaklarını ve uluslararası öğrencilerinin ideolojilerini izlemeyeceklerini açıkladı. Üniversite sözcüsü CNN'e yaptığı açıklamada, "Harvard'ın vergi muafiyet statüsünü sona erdirmenin yasal bir dayanağı yok " dedi ve bunun gibi "benzeri görülmemiş bir eylemin" "eğitim misyonumuzu yerine getirme" kabiliyetini tehlikeye atacağını sözlerine ekledi.

Donald Trump yönetimi, Harvard'ın hükümetin çeşitlilik programlarını kaldırması ve uluslararası öğrencilerin ideolojik yönelimlerini izlemesi talebini reddetmesinin ardından, nisan ortasında Harvard'a sağlanan 2,2 milyar dolarlık federal fonu dondurdu.

Harvard, Trump'ın kurduğu "Antisemitizmle Mücadele Federal Görev Gücü" nün raporları nedeniyle fonlarının bir kısmını kaybeden üniversiteler arasında yer alıyor; 'Pozitif ayrımcılık' politikalarının uygulanması veya Hükümetin 'fikir çeşitliliği' olarak adlandırdığı şeye yer verilmemesi nedeniyle.