Özgürlük, ve sadece özgürlük – Animasyon mucizesi “Hafıza Oteli”nde Heinrich Sabl, Alman-Sovyet tarihini araştırıyor

Bu, rekor kıran bir başarı gibi geliyor: Heinrich Sabl, tutku projesi "Hafıza Oteli" üzerinde 25 yıl çalıştı ve şu anda yönetmenlik, senaryo, animasyon, kamera, kurgu ve sesten sorumlu. Neredeyse imkânsız bir Sisifos işi. Animasyon filminin finansal kaynakları sınırlıydı ve yapım süreci genellikle projeyi terk etmek mi yoksa devam etmek mi gerektiği konusunda değerlendirmeler içeriyordu.

Sonra işe yaradı, belki de yaratıcısı 1961'de Doğu Almanya'da doğmuş ve "kıtlık ekonomisi" dediği bir ortamda büyümüştü. Para eksikliğini "yaratıcılık, hayal gücü ve doğaçlama" ile telafi etmeye çalıştı.

1945'te savaşın sonu yaklaşıyor. Birçok Alman gibi, beş yaşındaki Sophie'nin ailesi de ABD'ye gitmek istiyor. Yeni Dünya'ya yapılacak yolculuk için biletlerini çoktan almışlar. Kızıl Ordu'dan kaçarken, siren sesleri arasında, kendilerini tuhaf bir otelde bulurlar. Burada, acımasız Nazi subayı Scharf ve Sovyet askeri Vasily, çifti öldürürler. Bu olaya Hitler Gençliği Beckmann da tanık olur.

Oda tiyatrosuna benzeyen olay örgüsü, bu üç kişi ve şoktan hafızasını kaybeden hayatta kalan çocuk etrafında dönüyor. Otel, kaçışı olmayan bir labirent. Altın sarısı saçlı kız, Sovyet işgal güçleri tarafından aşçı olarak atanıyor ve her yıl erkekler ve generalleri için yemek hazırlıyor.

Üst katta güzel vakit geçirirken, genç kız karanlık bir mutfak dolabında didinip duruyor. Daha da derinlerde, Beckmann bir fare deliğine sinmiş yiyecek çalıyor. Zamanla Sophie, militarize edilmiş, erkek egemen bir dünyada kendini gösteren güçlü bir kadına dönüşüyor. Anıları geri geliyor.

Animasyon, özellikle burada kullanılan stop-motion tekniği, sabır, hassasiyet ve özen gerektiren zaman alıcı bir tekniktir. Öznenin her kademeli hareketinin ardından bir fotoğraf çekilir ve bir araya getirilen tek tek görüntüler akıcı bir hareket izlenimi yaratır.

Bazen kapsamlı, çoğu zaman tuhaf, her zaman nefes kesici – Sabl karakterlere kendine özgü bir dil veriyor, benzetmesinin eğrisini Soğuk Savaş'tan 1989'da Berlin Duvarı'nın yıkılışına kadar çiziyor. "Biz halkız" sloganı duyulabiliyor.

Diktatörlük oyunu sona erdi; eski düzenin çöküşünün ardından yeni bir dünya kutlanıyor, mesaj bu. Ordu geri çekilirken, Vasily artık savaş istemiyor ve kalıyor, Beckmann ise karanlık sığınağına çekiliyor; Sophie ise kendi kaderinin efendisi olarak evden ayrılıyor.

Bakışlarını denizin üzerinde özgürce gezdirirken hayalindeki yere doğru baktığında, belirsiz bir şekilde şöyle deniyor: "Amerika'ya varıp varmadığı bilinmiyor."

Heinrich Sabl'ın yönettiği, Svenja Liesau, Dagmar Menzel ve Anton Peisakhov'un seslendirdiği "Hafıza Oteli" . 101 dakika, FSK 12 (30 Ekim'de sinemalarda).