İngilizce konuşanlar İspanya'nın işgücü piyasasında hala avantajlı mı?

İspanya'da işe başvururken iyi derecede İngilizce konuşabilmek bilinen bir avantajdır; ancak bu, öne çıkmak için yeterli midir, yoksa kanıtlamanız gereken daha fazla beceri ve dil yeteneği mi vardır?

InfoJobs İletişim ve Araştırma Direktörü Mónica Pérez, El País'e yaptığı açıklamada, "Günümüzde diller İspanyol işgücü piyasasında önemli bir rekabet avantajı olmaya devam ediyor" dedi, ancak birçok sektör ve pozisyonda dünyanın ortak diline güçlü bir şekilde hakim olmanın artık sizi diğer adaylardan farklılaştırmadığına inanıyor.

Pérez'e göre, İngilizce konuşmak İspanyollar için iş piyasasında o kadar önemli bir beceri haline geldi ki, uluslararası bir şirkette ana dili İngilizce olan birine ihtiyaç duyulan bir pozisyona başvurmadığınız sürece, bu sizi diğer herkesin önüne geçiremeyebilir.

Ayrıca bakınız: İspanyolca konuşmadan İspanya'da yapabileceğiniz işler

Comillas Pontifical Üniversitesi İnsan Kaynakları Profesörü César Martínez, "B2 seviyesine eşdeğer orta seviye bir dil seviyesine ulaşmak, profesyonel bir sohbeti sürdürebilmek için asgari standart haline geldi" diyor; dolayısıyla birçok İspanyol bu seviyeye zaten ulaşmış olabilir.

Görünüşe göre, iş bulma kurumlarındaki pek çok profesyonel, artık herkesten önde olmak için üçüncü bir dili konuşmanız gerektiğine inanıyor.

Randstad Professional'ın ulusal direktörü Miguel Mercado, El País'e verdiği demeçte, "Üçüncü bir dil konuşmak belirli pazarlarda büyük bir avantaj olabilir. Kısacası, mevcut işgücü piyasası çok dilliliği daha eksiksiz ve uyarlanabilir bir profilin parçası olarak değerlendiriyor" dedi.

Örneğin, uzmanlara göre Almanca, teknik ve endüstriyel alanlarda büyük rağbet görmeye devam ederken, Fransızca ise hizmet ve uluslararası ticarette büyük talep görüyor.

InfoJobs'ta yayınlanan iş ilanlarında en yüksek ortalama maaşı getiren dillerden birinin de Almanca olduğu görülüyor.

AYRICA OKUYUN: İngilizce Değil - İspanya'da yüksek ücretli işlerle bağlantılı diller

Brezilya'nın bazı sektörlerde Portekizce, moda, tasarım ve gıda sektörlerinde ise İtalyancanın önemli bir yere sahip olması nedeniyle Portekizce gibi dillere olan talep de artıyor.

Asya ve Orta Doğu'da iş yapan şirketlerde pozisyon bulmak için Mandarin Çincesi, Arapça ve Japonca gibi diller de oldukça faydalıdır.

Bütün bunlar, İngilizce konuşanların artık İspanya iş piyasasında 'özel' bir şey olarak görülmediğini gösteriyor.

Bu, İspanyolca ve İngilizce konuşmanın İspanya'da işe alınmanın başlıca nedeni olamayacağı anlamına mı geliyor?

Uluslararası eğitim şirketi Education First (EF) İspanya'nın genel müdürü Niccolò del Monte'ye göre, İspanya'da yaklaşık 50 bin iş, İngilizce becerilerinin eksikliği nedeniyle boş kalıyor.

Ayrıca İspanya'da gençler arasında İngilizce yeterliliğinin son 10 yılda azaldığı konusunda uyardı.

Şirketin yakın zamanda yaptığı bir araştırmada, 40 yaş üstü profesyoneller için yapılan işlerin üçte birinin, adayların yeterli İngilizce bilgisine sahip olmaması nedeniyle boş kaldığı ortaya çıktı.

Bu, buradaki iş tekliflerinin yaklaşık yüzde 90'ının yüksek seviyede İngilizce gerektirdiğini ve İspanyolların yalnızca yüzde 33'ünün bu seviyeye sahip olduğunu gösteriyor.

Araştırmaya göre İspanyolların İngilizce seviyesi Fransız ve İtalyanlardan daha iyi, ancak Portekizliler ve Almanlardan daha kötü.

Ayrıca bakınız: Portekizliler neden İspanyollardan çok daha iyi İngilizce konuşuyor?

Del Monte, günümüzde pek çok şirketin İngilizcenin yanı sıra başka dilleri de talep ettiğini kabul ediyor.

PageGroup'un Genel Müdürü José Castellanos ise kariyerinizde ilerlemek için birkaç dil öğrenmek ve konuşmak gibi sürekli eğitimlerin "gerekli" olduğunu doğruladı.

Yani, İspanya'da iş arıyorsanız ve halihazırda İngilizce ve İspanyolca bilginiz varsa, yeteneklerinizi daha da geliştirmek ve sizi gerçekten öne çıkaracak üçüncü bir dil öğrenmek isteyebilirsiniz.

Ancak yine de İngilizce'ye olan hakimiyetiniz, belirli bir pozisyonu elde etmenizin başlıca nedeni olabilir.

Ayrıca bakınız: İspanya'da İngilizce öğretmeye başlamadan önce bilmeyi dilediğim on şey