İran'dan Lübnan'da Hizbullah'a üst düzey destek! 'Her zaman yanınızdayız'

İran Ulusal Güvenlik Yüksek Konseyi Başkanı Ali Laricani, resmi temaslarda bulunmak üzere gittiği Lübnan'da, İsrail saldırısında öldürülen Hizbullah'ın eski Genel Sekreteri Hasan Nasrallah'ın mezarını ziyaret etti. Beyrut'un Dahiye bölgesinde bulunan mezara çelenk bırakan Laricani, mezar önünde kurulan kürsüden yaptığı açıklamada, “Şehit Nasrallah'ın yolundan gitmek istiyorsanız, göreviniz direnişte sebat etmek ve kararlılıkla devam etmektir.” dedi. Laricani, her zaman ve daima yanlarında olacaklarını, ülkelerin iç işlerine müdahale etmediklerini ancak dünya genelindeki direniş hareketlerini desteklediklerini vurguladı.

Mezar ziyaretine çok sayıda Hizbullah mensubu katıldı. Katılımcılar Hizbullah, Nasrallah, İran lideri Ali Hamaney ve İran lehine; İsrail ve ABD aleyhine sloganlar attı. Ziyaret sırasında Hizbullah ve İran bayrakları taşındı.

Laricani, Beyrut'a gelişinde Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Avn, Meclis Başkanı Nebih Berri ve Başbakan Nevvaf Selam ile de görüşmeler gerçekleştirdi.

Laricani'nin ziyareti, Lübnan'da uzun süredir gündemde olan Hizbullah'ın silah bırakması tartışmalarının devam ettiği bir dönemde gerçekleşti. ABD'nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack, 19 Haziran'da Beyrut yönetimine ülkedeki tüm silahların devletin denetiminde toplanmasını öncelikli hedef olarak belirleyen bir öneri sunmuştu.

Lübnan Bakanlar Kurulu, 5 Ağustos'ta toplanarak orduya yıl sonuna kadar ülkedeki tüm silahların toplanmasına yönelik bir plan hazırlama görevi vermişti. Hizbullah Genel Sekreteri Naim Kasım, aynı gün yaptığı açıklamada, İsrail saldırıları sürerken Hizbullah'ın gücünden vazgeçmeyeceğini ve bu yöndeki baskıları kabul etmeyeceğini ifade etmişti.

6 Ağustos'ta Hizbullah'tan yapılan yazılı açıklamada, hükümetin silahların toplanması kararının Lübnan'ı İsrail'e karşı direniş gücünden mahrum bırakacağı savunularak, bunun büyük bir hata olduğu ileri sürülmüştü.

7 Ağustos'ta yapılan yeni Bakanlar Kurulu toplantısında ise Hizbullah dahil ülkedeki tüm silahlı varlığın devletin tekelinde toplanması ve silahların teslim edilmesi kararı alınmıştı. Şii Bakanlar bu toplantıyı terk etmişti. Toplantıyı terk eden Çalışma Bakanı Muhammed Haydar, ABD önerisini onaylamadıkları için toplantıdan ayrıldıklarını ancak hükümetten çekilmediklerini söylemişti.

Enformasyon Bakanı Paul Markus, toplantı sonrası yaptığı açıklamada, hükümetin aldığı kararların ülkede istikrarı sağlamayı, devlet otoritesini tesis etmeyi ve yeniden inşayı hedeflediğini belirterek, toprakların tamamında Hizbullah dahil silahlı varlığın sona erdirilmesi ve sınırda ordunun konuşlandırılması konusunda mutabakata varıldığını ifade etmişti.