Yüzlerce altın ve gümüş sikke içeren hazine bulundu

Keşif, otoyol inşaatı öncesinde yapılan arkeolojik çalışmalar sırasında ortaya çıktı. Doğu Bohemya Müzesi tarafından yapılan açıklamada, bu alanın bölgedeki ölçeği ve niteliği bakımından “emsalsiz” olduğu belirtildi. Yerleşimin surlarla çevrili olmaması, burada yaşayanların bölgesel ticarette önemli aktörler olduğunu gösteriyor.

Yaklaşık 62 dönüm bir alana yayılan bu antik köyde, yaşam alanlarının yanı sıra üretim tesisleri ve en az bir dini alanın kalıntılarına da rastlandı. Hradec Králové Üniversitesi’nden arkeoloji profesörü Tomáš Mangel, yerleşimin büyüklüğünün neredeyse 47 Amerikan futbol sahası kadar olduğunu belirtiyor.

BİLEZİKLER, KEMER TOKALARI VE BONCUKLAR DA BULUNDU

Kazılarda elde edilen hazineler arasında altın ve gümüş sikkelerin yanı sıra bronz ve demir fibulalar, bilezik parçaları, kemer tokaları, cam boncuklar ve cam bilezikler bulunuyor. Ayrıca yerleşimde lüks seramikler ve kehribar da ele geçirildi. Bu da buranın yalnızca bir yerleşim değil, aynı zamanda üretim ve ticaret merkezi olduğuna işaret ediyor.

Yerleşimin M.Ö. 3. ila 1. yüzyıllar arasına tarihlenen La Tène kültürüne ait olduğu belirtildi. La Tène kültürü, Keltlerle özdeşleştirilen Demir Çağı uygarlıklarından biri olarak biliniyor. Sanat ve el işçiliği bakımından antropomorfik motiflerle dikkat çeken bu kültür, Avrupa'nın birçok bölgesine yayılmıştı.

BAŞKA KELT GRUPLARI DA YERLEŞMİŞ OLABİLİR

Her ne kadar Bohemya adı tarihsel olarak Keltler’in Boii kabilesiyle ilişkilendirilmiş olsa da, Profesör Mangel’e göre bu bağlantı modern araştırmalarla artık sorgulanıyor. Bölgede yaşayan halkın tam olarak kim olduğunu belirtecek yazıtlar bulunmadığı için, Boii dışında başka Kelt gruplarının da yerleşmiş olabileceği düşünülüyor.

Yerleşimin bulunduğu konumun, kuzeydeki Baltık ve Kuzey Denizi’nden gelen kehribarın Orta Avrupa’ya taşındığı “kehribar yolu koridoru” üzerinde yer aldığı da belirtiliyor. Bu da yerleşimin sadece yerel değil, kıtasal düzeyde ticari bir ağa dahil olduğunu gösteriyor.

Yerleşimden çıkarılan eserlerin bir kısmı, yaklaşan kış tatillerinde sergilenmek üzere müze koleksiyonuna dahil edilecek.