‘Barışı ondan öğrendik’

“Kemerin Naftaları”, “Kaleden İndir Beni”, “Bahçelere Geldi Bahar”, “Edremit Van’a Bakar”, “Deliyim Seviyorum”, “Malabadi Köprüsü” ve daha birçok eser... 1960’lı ve 70’li yılların Anadolu rock, pop rock ve psikedelik rock türlerinin önemli isimlerinden, şarkıcı, besteci ve söz yazarı Selçuk Alagöz, dün son yolculuğuna uğurlandı. Alagöz, Muğla’nın Bodrum ilçesinde tedavi gördüğü hastanede yaşamını yitirmiş, önceki gün Muğla’da cenaze töreni düzenlenmiş ve cenazesi İstanbul’a gönderilmişti.
Alagöz için önce İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde (AKM) tören düzenlendi. Törene Alagöz’ün kardeşi ve yıllarca yanı sahneyi paylaştığı kardeşi Rana Alagöz ile birlikte ailesi, Musiki Eseri Sahipleri Grubu Meslek Birliği (MSG) Başkanı Ferhat Göçer, Müzik Yorumcuları Meslek Birliği (MÜYORBİR) Başkanı Burhan Şeşen, Türk halk müziği sanatçısı Çetin Akdeniz, şarkıcı Bengü, yazar Ömür Gedik, dostları ve sevenleri katıldı.
‘ÖRGÜTLENME MESELESİ’Tören, sanatçının yaşamından ve kendisiyle yapılan röportajlardan kesitlerin yer aldığı bir kısa film gösterimiyle başladı. Gösterimin ardından, MSG Başkanı Ferhat Göçer, MÜYORBİR Başkanı Burhan Şeşen, Alagöz’ün kız kardeşi Rana Alagöz ve oğlu Sencer Alagöz konuşma yaptı.
Göçer konuşmasına, “Çok kıymetli bir ağabeyimizi kaybettik” diyerek başladı. Göçer şöyle devam etti: “Onunla olduğum günden bugüne öğrendiğim en önemli şeylerden bir tanesi, örgütleşme meselesidir. Sanatçıların sorunlarını aktarmak adına çok büyük mücadeleler vermiş bir büyüğümüz. Örnek aldığım bir ağabeyimdi.”
Göçer’den sonra konuşan Şeşen, “Burada sadece çok değerli bir müzisyeni, çok değerli bir insanı uğurlamıyoruz. Aynı zamanda sivil toplum kuruluşlarında insanların yararına yaptığı çalışmalarla gecesini gündüzüne katan bir insanı uğurluyoruz” dedi. Alagöz’ün kardeşi Rana Alagöz, konuşmasına, “İzninizle ağabeyimle konuşmak istiyorum” diyerek başladı ve tabuta dönerek şu sözleri söyledi: “Sevgili ağam, sevgili müdürümüz. 77 yıllık ağabeyim, 60 yıllık sahne arkadaşım. Şimdi son kez birlikte sahnedeyiz. İyi ki beni çok güzel dürtükledin, iyi ki beni vazgeçirmedin, iyi ki sen öncülük ettin. Evet, babam ve annem başlattılar bu yolu ve bizi desteklediler ama eğer senin azmin, cesaretin, dayanıklılığın, üreticiliğin, senin o güzel kalbin olmasaydı belki ben şu anda sadece öğretmen Rana olacaktım. Senin sayende ben de birtakım şeylerle birilerine dokunabilen Rana Alagöz’üm. Çok teşekkür ediyorum. Seninle çok gurur duyuyoruz.”
‘İNSANLIĞI ÖĞRETTİ’Alagöz’ün oğlu Sencer Alagöz de “Bana baba olmayı öğretti. Bir çocukla gerçekten özel, ona değer vererek vakit geçirmesi, bana en büyük öğrettiği şey bu oldu. Ben de şimdi, kızıma ve diğer çocuklara ondan öğrendiğim bu değerlerle yaklaşıyorum. Bana insanlığı öğretti. Arayan her arkadaşını dinlemeyi, yardımcı olmayı, insan, hayvan, bitki demeden her canlının değerli olduğu ve hepimizin bir olduğu inancını gösterdi. Bu içinde olduğumuz zor zamanlarda, bizi yüzeyde tutacak, bir arada tutacak değerler bunlar. Sevgi, vicdan, hepsini babacığımdan öğrendim” sözleriyle babasına veda etti.
Alagöz’ün cenazesi, ikindi ezanından sonra Zincirlikuyu Camisi’nde kılınan cenaze namazının ardından Zincirlikuyu Mezarlığı’nda toprağa verildi.
Cumhuriyet