Onur Çanakçı: Konkordato başvurularının bu denli artması, borç yükünün işletmeler için taşınamaz hale geldiğini gösteriyor
Konkordato, borçlarını ödeyemeyen firmalara bir tür “nefes alma” imkanı sunarak alacaklılarla yeniden yapılandırma sürecine girmelerini sağlar. Ancak konkordato başvurularının bu denli artması, borç yükünün işletmeler için taşınamaz hale geldiğinin göstergesidir.
Konkordato ve iflaslar reel sektörün geleceği açısından önemli bir uyarı. Reel sektör, istihdamın ve üretimin bel kemiği olduğundan, zincirleme iflaslar işsizliği ve sosyal sorunları artırabilir. Özellikle KOBİ’ler için yeni destek mekanizmalarının geliştirilmesi ve tahsilat süreçlerinin hızlandırılması kritik hale gelmiş durumda.
Finansmana Erişim Kolaylığı: Sıkı para politikasına rağmen, seçici kredi imkanları sağlanmalı. Özellikle ihracatçı ve döviz kazandırıcı sektörlere düşük faizli kredi programları uygulanabilir.
- Kur Riskine Karşı Koruma: Döviz borcu olan şirketler için kur riski yönetim programları geliştirilmelidir.
- Tahsilat Güvencesi: Ticari alacak sigortası uygulamalarının yaygınlaştırılması, KOBİ’lerin zincirleme borç krizinden korunmasına yardımcı olabilir.
- Hukuki Reformlar: Konkordato süreçleri daha hızlı ve etkin bir yapıya kavuşturulmalı, kötü niyetli kullanımların önüne geçilmelidir.
Konkordato ve iflaslarda yaşanan artış, Türkiye ekonomisinin reel sektör tarafındaki kırılganlıkları bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Eğer gerekli adımlar atılmazsa bu tablo daha da kötüleşebilir ve istihdam kayıpları, üretim düşüşü gibi ciddi sosyo-ekonomik sonuçlar doğurabilir. Finansal mimarinin güçlendirilmesi ve reel sektöre yönelik desteklerin artırılması, bu krizi bir fırsata çevirmek için en kritik adımlar olacaktır.
Diken
