Kamu görevlilerinin yargılandığı İsias davası ertelendi

6 Şubat depremlerinde 72 kişinin öldüğü Grand İsias Otel’in yıkılmasında kusurlu bulunan 6 kamu görevlisinin yargılandığı davanın üçüncü duruşması yapıldı. UCİM’in de davaya katılma talebinde bulunduğu öğrenildi. Ara kararın ardından dava, 19 Ocak 2026’ya ertelendi.
6 Şubat’ta meydana gelen depremlerde Grand İsias Otel yıkıldı ve enkazdan 32’si Kıbrıslı Türk öğrenci olmak üzere 72 kişi hayatını kaybetti. Binanın yıkılmasında kusuru bulunduğu iddia edilen kamu görevlileri, görevlerini bilinçli şekilde ihmal ettikleri suçlamasıyla Adıyaman 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. Kamuoyunda İsias faciası olarak bilinen davanın üçüncü duruşması bugün yapıldı.
Cumhuriyet savcısı, mütalaasında adli kontrol tedbirlerinin devamını talep ederken, tutuklama talebinin reddedilmesini istedi. Mahkeme, duruşmayı 19 Ocak 2026’ya erteledi.
Duruşmada söz alan aileler, kamu görevlilerine karşı şikâyetlerini yineledi. Aras Aktuğralı’nın annesi Afet Aktuğralı, “Mahkeme heyetine güvenmek istiyorum” derken, baba Murat Aktuğralı, “Raporlar ortada. İmza sahibi herkes sorumludur. Suçlular tutuklanmalı” diye konuştu.
Depremde kızı Selin Karakaya’yı kaybeden Ruşen Yücesoylu Karakaya’nın sözleri mahkeme salonunda derin bir sessizlik yarattı:
“Bilirkişi raporunu aylardır bekledik. On gün önce çıktı. Bu katiller hâlâ tutuklanmadı! Çocuklarımız nefessiz kaldı bu bina altında. Acımıza bir son verin artık. Adalet olası kastla sağlansın.”
Müşteki avukatları, bilirkişi raporunun hatalarla dolu olduğunu belirterek sanıkların tek tek tutuklanmasını talep etti.
Cumhuriyet savcısı, mütalaasında yeni bir bilirkişi raporu talebinde bulunmadıklarını belirtti.
Savcı, mütalaasında adli kontrol tedbirlerinin devamını talep ederken, tutuklama talebinin reddedilmesini istedi. Mahkeme, sanıkların tutuklanması talebini reddederek adli kontrollerinin devamına ve bilirkişi raporuna karşı itirazların sunulması için 1 aylık süre verilmesine karar verdi. Duruşmayı 19 Ocak 2026’ya erteledi.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nden (KKTC) gelen aileler bu sabah Adıyaman Adliyesi’nde yerlerini aldı. Duruşmayı takip edenler arasında KKTC Başbakanı Ünal Üstel, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Oğuzhan Hasipoğlu ve KKTC Barolar Birliği Başkanı Hasan Esendağlı yer aldı.
Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı Ruşen Yücesoylu Karakaya, turizm rehberlerinin aileleri, milletvekilleri ve siyasi temsilciler de duruşmayı izlemek için adliyeye geldi.
Depremde yaşamını yitiren Kıbrıslı çocukların, öğretmenlerin ve turizm rehberlerinin aileleri sabah saatlerinde adliye önünde toplandı ve basına açıklama yaptı. Ellerinde hayatını kaybeden çocukların fotoğraflarının yer aldığı pankartlar taşıyan aileler, sanıkların olası kastla yargılanmasını talep etti.
Kızını kaybeden ve aynı zamanda Şampiyon Melekleri Yaşatma Derneği Başkanı olan Ruşen Yücesoylu Karakaya adliye önünde yaptığı açıklamada şöyle dedi: “Bugün bir kez daha Adıyaman’dayız. Her gelişimizde aynı acıyla, aynı kararlılıkla bu topraklara basıyoruz.”
Ruşen Yücesoylu Karakaya bilirkişi raporuna atıfta bulunarak önemli bir tespitte bulundu: “Bilirkişi raporu bir kez daha gerçeği yazdı: Grand İsias Oteli bir bina değil, önceden tasarlanmış bir mezardı.”
Karakaya açgözlülük, çıkar hırsı ve denetimsizliğin yanı sıra yetkililerin gözlerini yummasının 72 canın kaybedilmesine yol açtığını vurguladı.
Karakaya şöyle devam etti:
“Biz adaleti yalnızca geçmiş için değil, bu ülkede bir daha hiçbir çocuğun karanlık bir binada ölmemesi için istiyoruz. Bu dava sadece Şampiyon Meleklerin ve rehberlerimizin değil, insanlığın vicdan davasıdır. Bir daha hiçbir annenin, hiçbir babanın yüreği yanmasın diye buradayız.”
KKTC Başbakanı Ünal Üstel mahkeme öncesinde basına açıklama yaptı ve Şampiyon Meleklere sözleri olduğunu söyledi. Üstel adalet tecelli edene kadar hep birlikte Adıyaman’da olacaklarını belirtti.
Üstel 6 Şubat depreminde Türkiye’de 60 binin üzerinde insanın öldüğünü anımsattı ve bu depremde Kıbrıs Türk halkının da evlatlarını kaybettiğini vurguladı. “Suç işleyenlerinin tümünün hesap vermesini istiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti’nin adaletine güveniyoruz. Mücadelemiz devam edecek” diyen Üstel, KKTC’de yaşayan halkın gözünün kulağının Adıyaman’da olduğunu söyledi.

Duruşmada 6 kamu görevlisi sanık olarak yer alıyor. Dönemin Adıyaman Belediye Başkan Yardımcısı Osman Bulut sanık sandalyesinde. Yapı Kontrol Birimi çalışanları Bilal Balcı, Mehmet Salih Alkayış ve Abdurrahman Karaaslan da yargılanıyor. Otelin 1993 yılı ruhsat sürecinde imzası bulunan Yusuf Gül ve Fazlı Karakuş ise diğer sanıklar arasında bulunuyor.
Geçtiğimiz hafta açıklanan Dokuz Eylül Üniversitesi bilirkişi raporunda dönemin Belediye Başkan Yardımcısı Osman Bulut, İmar İşleri Müdürü Mehmet Salih Alkayış ve Ruhsat Şefi İnşaat Mühendisi Bilal Balcı binanın yıkılmasından sorumlu tutuldu.
Buna karşılık İmar Müdürü Yusuf Gül ile Yapı Kontrol Birimi görevlileri Abdurrahman Karaarslan ve Fazlı Karakuş için sorumluluk bulunmadığı kanaatine varıldı.
Altı kamu görevlisine ilişkin dava Adıyaman Başsavcılığı tarafından şubat ayında açılmış ve iddianamede bilinçli taksir suçlaması yer almıştı. İlk duruşma 24 Nisan’da yapılmıştı. Ailelerin adalet mücadelesi 3 Ocak 2024’te başlamış ve yaklaşık 12 ay boyunca sanıkların olası kast ile yargılanması talep edilmişti.
25 Aralık 2024’te görülen bir önceki duruşmada sanıklar bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölüm ve yaralanmasına neden olmak suçundan cezalandırılmıştı. Ahmet Bozkurt 17 yıl 17 ay 7 gün, Mehmet Fatih Bozkurt 15 yıl 28 ay 28 gün, Erdem Yıldız 17 yıl 17 ay 7 gün hapis cezası almıştı.
Halil Bağcı 7 yıl 16 ay, Hasan Aslan 15 yıl 16 ay 20 gün ve Mehmet Göncüoğlu 7 yıl 16 ay hapis cezasına çarptırılmıştı. Bilge Açık, Efe Bozkurt, Seda Zeren, Şule Özbek ve Ulviye Bozkurt ise beraat etmişti.
Medyascope




