Fransa'da yoksulluk ve eşitsizlik 30 yılın zirvesinde

Fransa’da yoksulluk oranı yüzde 15,4’e çıkarak 1996’dan beri en yüksek seviyeyi gördü. En zengin ile en yoksul arasındaki gelir farkı da yüzde 20 büyüdü ve en son 1970’lerde görülen seviyeye yaklaştı.

Fransız istatistik bürosu INSEE, neredeyse 30 yıldır her sene ülkede yaşayanların yoksulluk ve eşitsizlik düzeylerini ölçüyor. Böylece toplumun ekonomik bakımdan kırılgan kesimlerinin durumunu görünür kılarak sosyal politikaların etkisini değerlendiriyor.

INSEE’nin 7 Temmuz’daki raporuna göre göstergeler, 2023’te ‘benzeri görülmemiş’ seviyelere ulaştı. Buna göre yaklaşık 69 milyon nüfuslu Fransa’da yaklaşık 9,8 milyon kişi, yoksulluk sınırı olarak belirlenen kişi başı aylık bin 288 avronun (60 bin 536 liranın) altında gelir elde ediyor.

Dahası, 2024’te neredeyse 650 bin kişi yoksulluğa düştü; hesaplamaların başladığı 1996’dan beri böylesine bir artışa rastlanmamıştı.

Fransa’da yoksulluk oranı 2022’deki yüzde 14,4 seviyesinden yine görülmemiş bir artışla yüzde 15,4’e yükseldi.

Tabii eşitsizlik de ‘rekor kırdı’: En zengin yüzde 20’lik kesimin geliri, en yoksul yüzde 20’lik kesimin gelirinden dört buçuk kat fazla. Ayrıca eşitsizliği ölçen bir gösterge olan Gini katsayısı, 2011’deki en yüksek seviyeye epey yaklaştı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2024’te Türkiye’deki yoksulluk oranını yüzde 21,2 olarak hesaplamıştı.

Fransız Le Monde gazetesine konuşan INSEE’de görevli Michel Duée, “Biraz daha fazla bir eşitsizliğe ancak 1970’lerin başında rastlayabilirsiniz” dedi. “İş piyasası güçlü olduğu için yaşam standartları enflasyonun üstünde arttı, ama en düşük gelirliler bu artıştan pay alamadı.“

Aslında ortalama yaşam standardı, bekar bir kişi için aylık iki bin 150 avroya çıkarak yüzde 5,9 arttı. Tabii yıllık ortalama enflasyon yüzde 4,9 olduğu için bu, yüzde 0,9’luk bir artış anlamına geliyor. Fakat gelir eşit dağılmadı.

Duée, en zengin yüzde 10’un yaşam standartlarının, ‘finansal ürünlerden elde edilen getiriler’ sayesinde reel olarak yüzde 2,1 arttığını söyledi. Bu sırada nüfusun en yoksul yüzde 30’unun yaşam standardı düştü.

”Aciliyet eşiği aşıldı” diyen sosyolog Nicolas Duvoux şöyle konuştu: “Yoksulluk yüksek bir seviyede dengelenmiyor, aksine, yoksulluk artış eğilimi gösteriyor.“

Yoksullukla mücadele etme amacıyla kurulmuş Oxfam International bu yılın başında, dünyada yoksulların sayısının çeyrek yüzyılda neredeyse hiç değişmediğini açıklamıştı.

Dünya Bankası da geçen yıl küresel yoksulluğun azaltılmasında ilerlemenin neredeyse durma noktasına geldiğini ve nüfusun yarısı için yoksulluğu sona erdirmenin bile 100 yıldan fazla sürebileceğini bildirmişti.