Erkan Baş: Silivri TBMM'den daha önemli bir yer haline gelmiş durumda

Dil Seçin

Turkish

Down Icon

Ülke Seçin

Turkey

Down Icon

Erkan Baş: Silivri TBMM'den daha önemli bir yer haline gelmiş durumda

Erkan Baş: Silivri TBMM'den daha önemli bir yer haline gelmiş durumda

Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, katıldığı bir TV programında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Baş, TİP Milletvekili Can Atalay'ın tutukluluğuna ilişkin şunları söyledi.

“Dün itibarıyla tam 2 yıldır bir milletvekili açıkça esir tutuluyor. 14 Mayıs 2023 günü Hatay halkı, üstelik çok ağır bir süreçte, ‘Bizi mecliste Can Atalay temsil etmelidir’ diye bir karar verdi. Bakın bir, Yüksek Seçim Kurulu'na bir başvuruda bulundu değil mi Can, aday olabilirim diye. Yüksek Seçim Kurulu başvuruyu kabul etti ve yurttaşa bir oy pusulası gitti. Yurttaş devletine güvendi, milletvekilini seçti ve ‘Parlamentoda beni temsil etsin’ diye görevlendirdi. Ne oldu sonra? Mecliste Can'ın adı okundu. O zaman Devlet Bahçeli en yaşlı üye sıfatıyla geçici başkandı. Bakın altını çiziyorum, Devlet Bahçeli, Şerafettin Can Atalay'ı yemin etmek üzere davet etti. Fakat Silivri’deydi, tutsaktı. Arkasından aslında derhal serbest bırakılması gerekirken çeşitli hukuki girişimler devreye girdi. Bu arada Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde Can'ı biz meclis başkanlığına aday gösterdik. Meclis Başkanlığına aday olarak yarıştı, milletvekili olarak aslında bir faaliyette bulundu. Sonra bütün siyasi partilerin hiçbirisinin, bakın AKP ve MHP'nin de itirazı olmadığı İnsan Hakları İnceleme Komisyonu üyeliğine seçildi Can Atalay. Biraz ayrıntıları da vereyim. Can'a mecliste bir oda tahsis edildi, Can'ın danışmanları başladı, Can'a maaş yatmaya başladı, milletvekili olduğu için maaşı yatmaya başladı. Özgür Özel'in çok güzel bir değerlendirmesi var, İnsan Hakları Komisyonu üyesi resmi sıfatıyla Can, Türkiye'de her cezaevini ziyaret etme hakkına sahipti mesela. Herhangi bir cezaevine gidip kapısını çaldığında ‘Ben şu mahkumla görüşmek istiyorum’ diyebiliyordu, ama kendisi dışarı çıkamıyordu. Ve neticede gerçekten bunu çok önemli bir kırılma noktası olarak görüyoruz. Anayasa Mahkemesi'nin açık kararına rağmen bu tahliye gerçekleştirilmedi. İktidar engel oldu."

SİLİVRİ VURGUSU

Silivri'deki Marmara Cezaevi'nde bulunan tutuklu siyasiler nedeniyle artık Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden daha önemli bir yer haline geldiğini öne süren Baş, şunları kaydetti:

"Silivri'ye cezaevi ziyaretine gittiğimde avukat görüş odasını kullanıyoruz. Oranın şöyle kötü bir tarafı var, camekanlardan oluşuyor ve birbirimizi görüyoruz. Şimdi ben mesela Ekrem Bey'le görüşürken en arkadaki odadaydım, şöyle bir baktım, cumhurbaşkanı adayı orada, bir ön sırada Can Atalay avukatıyla görüşüyordu, milletvekilimiz orada, geçen dönem siyasi parti yöneticiliği yapmış isimler orada, söylediğiniz gibi Ümit Özdağ orada, Osman Kavala orada, Tayfun orada, Ayşe Barım orada. İnsan inanın gördüğü şeyi kabullenmek istemiyor. Böyle bir tablo olabilir mi? Siyasi ağırlık açısından baktığımızda, Türkiye'nin geleceği açısından baktığımızda şu anda Silivri, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nden daha önemli bir yer haline gelmiş durumda."

CHP'nin tutuklu Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alınmasıyla başlayan protestolarda, öğrencilerin Beyazıt Meydanı'nda kolluk kuvvetlerinin engellemelerini aşmasıyla, Türkiye'nin nefes almasını sağlandığını belirten Baş, şunları söyledi:

"19 Mart öğlen saatlerinde toplumda ikili bir duygu durumu vardı. ‘Ya bu iş bitti artık, kaybettik’ diyen çok insan gördüm ben. Ama gerçekten tarihin böyle kırılma anları vardır. Beyazıt'ta üniversite öğrencileri okullarından çıkıp Beyazıt Meydanı'na doğru yürürken o engellemeyi fiili olarak açtılar. O barikatı yıktılar, bakın gerçekten söylüyorum, Türkiye'nin nefes almasını sağladılar. Türkiye'nin özgürlüğüne giden yol orada açıldı. O gün valilik 3 gün eylem yasağı karar almıştı. İktidar şöyle bir plan yaptı, tırnak içinde söylüyorum, ‘Vuracağız, alacağız, atacağız. İnsanlar susacak ve buna alışacaklar’. Fakat öyle olmadı işte. O barikat kırıldığından itibaren insanlar dalga dalga dalga bütün o engelleri aşarak, o yasakları aşarak Saraçhane’de o akşam toplandılar."

"SEÇİM GELDİĞİNDE AKP YENİDEN BİR DEĞİŞİKLİK YAPABİLİR"

İktidarın önümüzdeki seçimlerde herhangi bir sistem değişikliği yapabileceğini öne süren Baş, "Erdoğan'ın sonuçta yeniden seçime girebilmesi için bir erken seçim de mümkün, bir anayasa değişikliği ile de bu sağlanabilir. AKP bu konularda mahir bir partidir. Türkiye herhalde AKP döneminde hiç, üst üste aynı seçim sistemiyle seçime gitmedi. Muhtemelen seçim geldiğinde AKP yeniden bir değişiklik yapabilir" dedi.

Erkan Baş, yeni Anayasa tartışmalarına ilişkin de "Bugün Anayasa'yı uygulamayan bir iktidar var Türkiye'de. Dolayısıyla Anayasa'yı uygulamayanlarla anayasa yapmak mümkün değildir, nokta. Siz zaten uygulamayacaksınız bu anayasayı, zaten güç elinizdeyken istediğiniz gibi yönetmeye devam edeceksiniz. Sizinle ben nasıl bir anayasa görüşmesi yapabilirim? AKP Türkiye'de bir statükonun temsilcisi, AKP iktidara çökmüş, iktidara yerleşmiş ve topluma hiçbir heyecan, hiçbir umut, hiçbir gelecek vaadi sunamayan bir parti" ifadelerini kullandı.

Kaynak: ANKA

Tele1

Tele1

Benzer Haberler

Tüm Haberler
Animated ArrowAnimated ArrowAnimated Arrow