Luis Díaz, olması gereken takıma geldi: Bayern Münih'in, gelirlerindeki abartılı rakamların açıklanmasıyla altın madeni olduğu doğrulandı.

Bayern Münih, Bundesliga'ya hükmetmesinin ve Şampiyonlar Ligi'nde de favori olmasının yanı sıra, finansal verilerinin açıklanmasının ardından örnek alınması gereken bir takım . Luis Díaz, zaten var olan bir takıma geldi.

Bavyera ekibinin ekonomik büyümesi etkileyici ve bu sadece transferler veya satışlarla ilgili değil.

Barselona merkezli Sport gazetesi, Bayern'in sınırsız bir altın madeni olduğunu ve bunun pazar günü 2025 Yıllık Genel Kurulu'nda rekor kıran ekonomik rakamların sunulduğu ve Alman kuruluşunun örnek bir yönetim modeli olarak sınıflandırıldığı toplantıda kanıtlandığını yazdı.

Kulüp CEO'su Jan-Christian Dreesen, "Maksimum ekonomik kâr değil, maksimum sportif başarı istiyoruz" dedi.

Bayern Münih, yıl sonunda toplam gelirini bir önceki yıla (951,5 milyon) göre yüzde 2,8 artırarak 978,3 milyon avroya çıkararak yeni bir rekora imza attı. Şirketin faaliyet kârı ise yüzde 11,3 artarak 187,8 milyon avroya yükseldi.

Ancak Bayern zaferine güvenmiyor ve CEO gelecek yıl için yeni hedefler belirledi. Vergi öncesi ve sonrası kârdaki düşüş, oyuncu değerinin daha yüksek amortismanından kaynaklandı.

Dreesen, daha fazla iç uyum çağrısında bulunuyor: "Para kazanmak için bizim kadar çok çalışmak zorunda olmayan kulüplerle rekabet ediyoruz. Kimse aniden cebinden birkaç milyon çıkarıp bize yardım etmiyor. Ve biliyor musunuz? Bence bu harika."

İspanyol gazetesi, "Ancak kuruluşun büyümesi yalnızca toplam gelire değil, aynı zamanda sağlam maç günü gelirlerine (%15), sponsorluk gelirlerine (%6,5) , merkezi medya pazarlamasından elde edilen gelirlere (%13,2) ve ürün satış gelirlerine (%11,4) de yansıdı" ifadelerini kullandı.

Sportif alanda ise takımın temel prensibi ortaya konuldu ve "Oyuncu satışlarından elde edilen gelirin azalmasına (117,7 milyon, yüzde 36,8 daha az) ve kadro maliyetlerindeki artışa (408,3 milyon, yüzde 3 daha fazla) rağmen kazandığımızdan fazlasını harcamıyoruz" denildi.

"İstediğimiz her türlü imzayı atabiliriz. Ama herhangi bir imzayı, hele ki herhangi bir bedel karşılığında atmak istemiyoruz ," diye açıkladı Dreesen.