Tour de France | Tour'un zaman tutucuları
Tour de France'ta zaman tutanlar tam olarak bir şatoda çalışmıyor. Her Tour etabının bitiş çizgisine kurulan pit alanı sadece dokuz metrekarelik bir alana sahip. İsviçreli saat üreticisi Tissot'nun zaman tutma şefi Pascal Rossier, "Burada beş zaman tutucu çalışıyor. Ardından dört komiser de bitiş çizgisinde bize katılıyor. Yani sıkı bir mücadele olacak," diyor.
En önemli görev, bitiş çizgisindeki boşlukları kaydetmek. Rossier, kurulumu şöyle anlatıyor: "Bunu tam olarak değerlendiren üç kişi var. Üç çünkü bitiş çizgisinin her iki tarafına birer kamera yerleştirdik. Bu, kalabalık bisikletçi gruplarında sırayı belirlememiz gerektiğinde bize yardımcı oluyor. Ayrıca, diğerleri başarısız olursa diye bir de yedek kameramız var." Kameralar saniyede 10.000 görüntü sağlıyor. " Teknoloji gelişti," diyor gülerek. Kameralar ayrıca ara sprintlerde ve dağ klasmanlarında da kuruluyor.
Dağ etapları özel bir meydan okuma olarakRossier, "Zaman tutucularımızı üç kilometrelik sınıra da yerleştirdik," diye ekliyor. Çoğu etapta çarpışma bölgesi olarak adlandırılan bölge burasıdır. Bu sınır içinde kaza yapan herkes, bitiş çizgisinde, kaza yapan sürücünün üç kilometre sınırını geçtiği çarpışmayan sürücülerle aynı süreyi alır. Toplu sprintlerde, çarpışma bölgesi bu yıl beş kilometreye kadar uzatıldı. Ek zaman tutucular doğal olarak orada konumlandırılır.
Rossier, "Bitiş çizgisi fotoğraflarına ek olarak, sonuçların resmi sürelerini de sağlıyoruz. Bu oldukça karmaşık bir konu," diye açıklıyor. Özellikle dağ etaplarında, son bisikletçilerin bitiş çizgisine ulaşması yarım saat veya daha fazla sürüyor. "Sonrasında tüm sonuçların kesinleşmesi de zaman alıyor." İsviçreli, bitiş çizgisini geçme ile sürelerin resmi sonuç raporuna bildirilmesi arasındaki gecikmenin yalnızca beş saniye olduğunu vurguluyor. 30 yıldır Tissot'ta çalışıyor. Şirket, 2016'dan beri Tour'un resmi zaman tutucusu ve bu görevdeki onuncu yılını kutluyor. "Ancak 1980'lerden beri bisiklet sporunda aktifiz, dünya şampiyonalarında ve diğer birçok yarışta," diyor.
Ölü bölgeler baş düşman olarakAncak ekibi, etaplar sırasında televizyonda gösterilen bireysel gruplar arasındaki zaman aralıklarından sorumlu değil. Bu, bazen hatalı bilgilerden sorumlu olmadıkları anlamına geliyor. Aslında bu mesafeler, bazen ilgili gruptan daha uzakta bulunan destek motosikletlerindeki sensörlerden okunuyor. Rossier bu prosedürü şöyle açıklıyor: "Sürücülerin sensörleri arızalanabilir. Motosikletlerde, güvenli bir şekilde hareket etmelisiniz." Motosikletlerin takip sensörleri sele altına monte edilmiş. "Prensip olarak, bunları kullanarak her bir sürücünün herhangi bir anda nerede olduğunu belirleyebiliriz. Ancak bu da zorluklar yaratıyor. Arızalanabilecek tek şey sensörler değil. Veri iletimi de bazen zor olabiliyor çünkü radyo kapsama alanı eksik." diyor ve teknolojinin tuzaklarını anlatıyor.
Her etapta kullanılan ekipmanlar yaklaşık iki ton ağırlığındadır. Bu ekipmanlara bitiş kameraları, her bisiklete bağlı sensörler, şanzıman teknolojisi ve verileri değerlendirip işleyen bilgisayarlar dahildir. Takım, her etabın başlamasından bir buçuk saat önce hazır olmalıdır. Zamana karşı yarışlar her zaman en zorlu etaplardır. Bu arada, oradaki süre, rampadaki görevlilerin manuel olarak zamanı geri sayması ve ilgili el hareketleriyle değil, sürücülerin içinden geçtiği ışık bariyeriyle tetiklenir. Rossier, "Her şey saniyenin kesirleriyle ilgili," diyor.
Daha hızlı düşme yardımı için daha iyi izlemeEkibi gelecekte ek görevler üstlenebilir. İsviçreli bisikletçi Muriel Furrer'in 2024 Dünya Şampiyonası sırasında hayatını kaybetmesi, takip sorununu trajik bir şekilde gözler önüne serdi. Furrer, geçirdiği ciddi kazanın ardından bir süre ormanda fark edilmeden kaldı. Takip konumlarının sürekli analizi, gelecekte bu tür kazaların daha hızlı tespit edilmesine ve olay yerine daha erken yardım ulaştırılmasına yardımcı olabilir. Bu durum, özellikle kazanın televizyon kameralarının görüş alanı dışında meydana gelmesi ve yakınlarda destek aracı bulunmaması durumunda geçerlidir. Zaman tutucular, Uluslararası Bisiklet Birliği (UCI) ile birlikte bir çözüm üzerinde çalışıyor.
Rossier, "Ruanda'daki Dünya Şampiyonası için UCI için bu verileri işleyecek bir uygulama geliştiriyoruz. UCI daha sonra bu teknolojiyi onaylayıp onaylayacak," diye açıklıyor. Dünya Şampiyonası'ndaki deneme sürüşünden sonra, daha büyük yarışlar için zorunlu hale gelmesi oldukça olası. Bunun ne kadar pahalı olacağı ve küçük yarış organizatörlerinin bunu karşılayıp karşılayamayacağı ise ayrı bir soru. "Çok para olan yerde profesyonel bisikletçiler daha iyi korunur, daha az para olan yerde ise koruma daha yetersizdir" sloganına göre, paraya dayalı farklı güvenlik standartları olması trajik olurdu.
nd-aktuell